Hazırladığım:
“Arkeoastronomi – Manyetik Alanlar –Megalitik Kültür Observatuarları” Konulu Kitabımdan Özet Alıntı Olarak (Göbeklitepe De Konu İçindedir):
Observatuarlar Mimarlık Tarihinin Anıtsal Gözlem Evleri
Makale aşağıda yer almaktadır.
Ayrıca aşağıdaki linkten makaleyi indirebilirsiniz.
Observatuarlar Mimarlık Tarihinin Anıtsal Gözlem Evleri
Astronom-Gazeteci İlhan VARDAR...Görünüm Gazetesinde Oppidum Vize ve Yayınlanan Kitapları Anlatıyor
Vize Oppidum "Kutsal Kale" - 1 makalesi için tıklayınız
Vize Oppidum "Kutsal Kale" - 2 makalesi için tıklayınız
Urfa Tatar Höyük
"Aşağı Fırat Havzası Baraj Kurtarma Kazıları - Urfa Tatar Höyük" araştırma yazım için tıklayınız.
Observatuarlar Mimarlık Tarihinin Anıtsal Gözlem Evleri
Hazırladığım “Arkeoastronomi – Manyetik Alanlar –Megalitik Kültür Observatuarları” Konulu Kitabımdan Özet Alıntı Olarak (Göbeklitepe de Konu İçindedir)
Oppidumlar “Kutsal Kalelerin Üstün İnsanları” Ve Yirmibirinci Yüzyıl Doğa Sanat Yaşam Ölüm Üzerine
Derya Ölçener - Felsefe Master
Arkeoloji –İnanç Sistemi - Sanat –Müzik-Evren –Teknoloji Ve Doğumdan Ölüme İnsan Yaşamı Ancak Birlikte Yorumlandığında Gerçeklere Yaklaşmak Mümkün Olacaktır…
Akdeniz Üniversitesi Devlet Konservatuarı
Piyano Ana Sanat Dalı …
Piyanist Alev Türkan
(Alev Türkan Prof.Dr. Haluk Tarcan’ın Staj Öğrencisidir)
Yüksek Lisans Tez'i için tıklayınız.
Fotoğraf Galerisi için tıklayınız.
Fırat ve Dicle nehirlerinin aşağı Bölümleri ile her iki nehir arasındaki ovalık bölgelerde enerji üretimi ,sulama gibi amaçlar için Planlanan Güneydoğu Anadolu Projesi on iki ayrı Proje alanından oluşmaktadır...
Fırat Nehrinin Keban Barajı güneyinde kalan bölümünde Karakaya, Gölköy, Karababa ve Bedir Barajları ve diğer benzer tesislerden meydana gelen Proje Kapsamı Aşağı Fırat Projesi olarak tanımlanmaktadır...
Keban Baraj Gölü’nün dolması ile göl alanında Arkeolojik Kurtarma Çalışmaları sona ermiştir... Ancak Aşağı Fırat Projesi kapsamındaki geniş coğrafya da , bölgenin arkeolojik durumunu ve bölgede yapılması gereken Arkeolojik Kurtarma Kazılarının saptanması amacıyla 1975 yılında başlayan ve bölgede; Baraj Göl Alanları içinde kalan tüm eski eser, kalıntı ve yerleşme yerlerini bulmak ve belgelemek için yapılan çalışmalar 1977 yılına kadar devam etmiştir...
Aşağı Fırat Bölgesi’nin uygarlık tarihi açısından ve tarihsel olayların içindeki yerinin önemi bilinen bir gerçektir...
Örnek olarak Karababa Baraj Gölü altında kalan merkezlerden biri olan SAMSAT , Kommagene kralı Antiochos’un ilk başkentidir...
Bölgede yapılan araştırma ve saptama çalışmaları sonucunda 210 merkez tesbit edilmiştir. Bu ön Alan çalışması ,bölgede çalışmak isteyecek olan Arkeoloji Ekiplerine ön bilgi verilmesi açısından çok değerli ve gerekli bir tesbit çalışması olmuştur...
Bu çalışmayı , o dönemde Prehistorya Ana Bilim Dalı Asistanı olan Prof.Dr. Mehmet Özdoğan yönetmiştir... Ankara Dil-Tarih –Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Ana Bilim Dalından ,o dönemde Doçent olan Prof.Dr Ümit Serdaroğlu da aynı çalışmada görev almıştır...
1977 yılında Alan Saptama çalışması tamamlanmıştır...
Araştırma kapsamı içinde kalan: Karakaya, Karababa ve Bedir Barajlarının ,Malatya, Elazığ ,Adıyaman ve Urfa illeri içindeki bölgeler de yer alan Kalıntılar ve Höyüklerde Baraj Bölgesi Arkeolojik Kurtarma Çalışmalarında görev almak isteyen ekipler , Bakanlık onaylamasından sonra görev merkezlerinde Arkeolojik Kurtarma Çalışmalarına başlamışlardır...
AŞAĞI FIRAT BARAJ BÖLGESİ KURTARMA ÇALIŞMALARINDA BİR MERKEZ
URFA TATAR HÖYÜK
Urfa Tatar Höyük Kazısı, Ankara Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Görevlilerinden ( o dönemde Doçent olan) Prof.Dr. Ümit Serdaroğlu Başkanlığında ki Ekip tarafından yapılmıştır...
Ben 1978 yılı Eylül ayı sonları ve Ekim ayında bu Kazıda görev aldım...
O dönemde İ.T.Ü. Yapı Araştırma Merkezi ve Mimarlık Tarihi-Restorasyon Bölümlerinde görev yapmaktaydım . Bir gün Dönem arkadaşım Arkeolog Yıldıray Özkan ,Adıyamandan telefon ederek , Prof.Ümit Serdaroğlu tarafından Tatar Höyük Kazısına davet edildiğimi ve hemen yola çıkmamı bildirdi... Gerekli izinleri aldıktan sonra, Adıyaman’a otobüsle yola çıktım...
Adıyaman – Samsat yolu beni Fırat Nehiri kıyısında ki SAL İSKELESİ’ne ulaştırdı... Bu iskeleden SAMSAT HÖYÜK karşılarında yer alan ve Fırat Nehrinin Doğu Kıyısında bulunan Arap Kantara Köyü’nde kalan Kazı Ekibine katılmak üzere yola çıkmam gerekiyordu.. Beni Adıyaman’da karşılayan Arkeolog Yıldıray Özkan ile , bizi karşı kıyıya ulaştıracak olan SAL’ın gelmesini beklememiz uzun bir zaman aldı....
Samsat ilçesinde Fırat’ı geçen bir köprü yoktu.. Ancak ulaşımı sağlayan Sal’dan ; kuzey rüzgarının esmediği ve Keban Barajından fazla su bırakılmadığı zamanlarda yararlanılıyordu... Bu sal-gemi, uygun su ve hava koşulları olduğunda ,yolcuları ve tek bir aracı karşıya geçirebiliyordu...
Fırat Nehiri kıyısında yer alan Arap Kantara Köy Okulunda kalan Kazı Ekibine katıldım... Daha önceki tarihlerde Ankara’dan gelmiş olan Mimarların bir kısmı o günlerde döndüler..
Kazı yaptığımız Tatar Höyük,kaldığımız köye uzak olduğu için ulaşımımızı kiralanan bir taksi ile sağladık.. Her sabah 06.30 da yola çıkarak Kazı Bölgemize gidiyor, akşam üzeri 17.00 de kazıyı tatil ediyorduk...
Höyük üzerinde iki büyük Alan belirledik.. Alanlardan biri Yıldıray Özkan tarafından kazıldı.. Diğer alanın kazısını ben yaptım...
Prof.Serdaroğlu iki günde bir gelerek son durum planlarını gözden geçiriyordu... Kazı yaptığımız her iki Açma da Grit sistemine göre ve her günlük rapor üzerine ; tüm duvar buluntuları ve çanak-çömlek işaretlenerek kazı Raporları tutuldu...
Ekim ayı başlarından itibaren hava şartları değişmeye başladı. Çoğu zaman ,kuvvetli rüzgar ve hafif kum fırtınası ile çalıştık... Kazı Açmaları başında, kazı işçilerimizin getirdikleri ayran ve çayları içtik... Öğle yemeklerimizi Tatar Höyük Köyünde , her gün bir başka işçimizin evinde kurulmuş olan ,çok güzel yemeklerle donatılmış ,tertemiz yer sofralarında yedik...
Kerpiç evlerin içi serin oluyordu... Bütün yüzeyleri cam olan küçük sandıkların içindeki rengarenk yer sofrası örtüleri ,tertemiz evler çok hoşuma gitmişti... Ne yazık ki o evlerde çektiğim fotoğrafların tümü yandı... Analog makinam tutukluk yapmıştı...
Bir gün, kazı alanından erken ayrılarak Urfa’ya gittik... Balıklı Göl- Hz. İbrahim Dergahı - Urfa Kapalı çarşısı ....bu geçen zaman içinde üzerimde bıraktıkları etki asla azalmadı...
Kazı devam ederken, konakladığımız Köy içinde, kerpiç inşaat olarak bir Kazı Evi yapıldı... Biz Köy İlkokulunda kaldığımız için bizim yüzümüzden eğitim başlıyamıyordu...Tatil günlerinde , tüm ekip bu inşaatta çalıştı...Burası Tek katlı , iki odalı ve avlu içinde tuvaleti olan bir yapı idi... Avlunun ortasında yemek yediğimiz taştan bir masa inşa edilmişti...
Dönüş zamanı gelmişti ve biz biraz rüzgarlı bir günde Köyden Samsat’a gitmek üzere kazı minibüsümüz ile SAL’a binerek Fırat Nehrini geçtik... Tüm ekip Ankara’ya geldik...
Kazı raporları ve Planlar Ankara’da bırakıldı.. Ancak ben bazı raporları anı olarak saklamak için kopyalayıp yanıma aldım... Onları ilerleyen yıllarda Kazı Teknikleri Derslerimde slayt olarak öğrencilerimle paylaştım..
Ancak Tatar Höyük Kazısı’nın paylaşımı olmadı..
Ben kendi Web sitemde fazla ayrıntıya kaçmadan ,Tatar Höyük Birikimlerimi paylaşmayı uygun buldum...Bir Arkeolog için , Baraj Kurtarma çalışmalarında ve de bir Höyük Kazısında görev almak ayrıcalıktır...
Bu çok farklı bir çalışmadır... Kazı yaptığınız yerlerin sular altında kalacağını düşünmek hüzün ve huzursuzluk verir.
Ancak o yüksek tepeden gün batımına doğru aşağıdaki ovayı ve orada toplanan sürülerin sahiplerinin çevresinde toplanışlarını,çoban köpeklerinin ayrılma anındaki gayretlerini,uzakta ufukta uzanan sıradağları ve bazen işçilerden birinin çaldığı Uzun Havayı izlemek- dinlemek ve anlamak gerçekten bir ayrıcalıktır...
Aramızdan çok zamansız ayrılan Dönem Arkadaşım
Arkeolog Yıldıray ÖZKAN ve Dokuz Eylül Ün. Tarihi Çevre Araştırma – Saptama -Koruma-Restorasyon - Bölüm Başkanım Prof.Dr. Ümit SERDAROĞLU’na sonsuz Rahmetler diliyorum...
Gerekli Bilgiler için ‘’’ Aşağı Fırat Havzası 1977 Yüzey Araştırmaları ‘’’ konulu kitabına baş vurduğum Kıymetli Arkadaşım
Prof. Dr. Mehmet ÖZDOĞAN'a teşekkür ederim...
Kazı Evi..Sağ başta Prof.Ümit Serdaroğlu
Fotoğraf Galerisi için tıklayınız.
Arkeolog – Prehistoryen Ufuk Baş
OPPİDUMLAR "KUTSAL KALELER"
SAVAŞÇI DİN ADAMLARI
ÜSTÜN SAVAŞÇI VE ÜSTÜN İNSANLARIN
YETİŞTİRİLDİKLERİ OKUL KALELER
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi ARKEOLOJİ- PREHİSTORYA-SANAT TARİHİ Anabilim Dallarından mezun olmuştur. NEKROPOLLER konusunda ihtisaslaşmıştır.
ORD.PROF. DR. ARİF MÜFİT MANSEL, PROF .DR.Jale İnan ,PROF.DR. Halet Çambel, PROF.DR. Hititolog Muhibbe Darga , Prof.Dr. Aşkıdil Akarca ( Şehir ve Savunması) , PROF. DR. Sabahat Atlan
PROF.DR. Kurt Bittel, PROF.DR. Semavi Eyice( Bizans) , PROF DR. Oktay Aslanapa ,PROF. DR. Nurhan Atasoy, PROF.DR. ŞERARE YETKİN, PROF.DR. JAMES MELLAART, Mimar DR. MÜBİN Beken’ den eğitim almıştır.
Öğrencilik yıllarından başlayarak İNGİLİZ ARKEOLOJİ ENSTİTÜSÜ’nün KİLİKİA TRAKHEİA ( DAĞLIK KİLİKİA BÖLGESİ ARAŞTIRMA VE KAZI PROJESİ’nde PROF. DR. ELİSABETH ROSENBAUM ALFÖLDİ başkanlığındaki ekipte beş yıl görev almış ve tüm sezonlarda, ihtisaslaşmak istediği NEKROPOL’ler ( Antik Mezarlıklar) konusunda çok yoğun çalışmalar gerçekleşmiştir.
Beş yıl devam eden ve oldukça zor şartlarda geçen KAZI ve BÖLGE ARAŞTIRMA çalışmalarının ilk yılında üç Arkeolog’dan oluşan ekip, daha sonraki yıllarda Avusturyalı üç Mimar ( Viyana ÜN. DR. GERHARD HUBER ve ekibi) , iki Alman Topograf ( BON N ÜN.) , dört Türk Arkeolog ve bir uzman Restoratör’ün de katılımları ile genişleyerek, KİLİKİA TRAKHEİA BÖLGESİ’nde seçilen merkezlerde ki ; İLK BİLİMSEL ARAŞTIRMA ve KAZILARI gerçekleştirdiler.
TOROS DAĞLARINDA ADRASSUS ve AKDENİZ Kıyı Şeridinde: ANEMURİON, ANTİOCHEİA AD CRAGUM , NAGİDUS , ARSİNOE , SELİNUS , İOTAPE , SYEDRA Yerleşim Merkezlerinde çok başarılı çalışmalar yapan ekip, beş yıl boyunca büyük bir özveri ile çalışarak çok sayıda Kitap ve Doktora Tezi yayınladılar.
Ord. Prof. Dr. ARİF MÜFİT MANSEL’in tavsiyesi üzerine Arkeolog BAŞ, çalışmalar devam ederken ( Dağlık Kilikia Bölgesi Şehirleri NEKROPOLLERİ Kataloğu ) tezini de tamamlayarak tez hocası MANSEL’e sunmuştur.
Ufuk Baş , fakülte sonrasında İ. T.Ü Mimarlık Fakültesi Restorasyon Bölümünde , Prof. Dr. METİN SÖZEN ile birlikte çalışmış ancak İzmir EGE ÜNİVERSİTESİ GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ
Bünyesinde kurulan ‘’’ TARİHİ ÇEVRE ARAŞTIRMA-KORUMA–RESTORASYON BÖLÜMÜ’’’ne
KAZI TEKNİKLERİ – ARAŞTIRMA—SAPTAMA—BELGELEME Konularında Öğretim Görevlisi olarak atanmış ve bu bölümde Prof. Dr. Ümit Serdaroğlu başkanlığında ki kadroda yer alarak, Yüksek Lisans Eğitimi gören öğrencileri ile derslere başlamıştır.
1978 yılında, AŞAĞI FIRAT BARAJ KURTARMA KAZILARI KAPSAMINDA, URFA --BOZOVA—TATARHÖYÜK’ te Kurtarma Kazıları’nda görev almıştır.
Arkeolog BAŞ, yürütmekte olduğu Ders Kapsamına giren çok önemli iki ayrı görevi, 11 öğrencisi ile birlikte , özverili ancak çok başarılı çalışmaları ile gerçekleştirmiş ve İZMİR İLİNİN çok önemli iki Bölgesinin, TESPİT ve TESCİL çalışmalarını başarı ile sonuçlandırmıştır.
İzmir’in Tarihsel Dokusunun Korunması, ve sağlıklı bir Korumaya yönelik Şehir Planlamasının yapılabilmesi açısından bu iki Büyük Çalışma İzmir için çok önemli sonuçlar yaratmıştır.
Bu çalışmalardan biri ( İmar ve İskan Bakanlığı ve İzmir Belediyesince ele alınan KEMERALTI ve AGORA Bölgeleri SİT ALANLARI içinde kalan her türlü yapının TESBİT ve TESCİL Çalışmasıdır).
İkincisi ise ( Kültür Bakanlığı ve Ege Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tarihsel Çevre Araştırma- Koruma- Restorasyon Bölümü ile Müşterek yürütülen ALSANCAK ve ÇEVRESİ KORUMA PLANLAMASI ve TESPİT –TESCİL ÇALIŞMASI) dır.
Her iki çalışmada, geliştirilmiş 4 ayrı Föy değerlendirilmesi ile yüzlerce bina tesbit edilmiştir.
Her türlü sivil yapının tesbitinin yapıldığı bu çalışma , tatil günlerini dahi kapsamıştır.
Yapılata ait derecelendirme önerilerinin ve genel Raporların bulunduğu çok sayıda klasörler dolusu bilgi, Eski Eserler Anıtlar Yüksek Kurulu Tarafından tek oturumda ve hatasız olarak nitelendirilerek kabul edilmiştir.İstanbul Anıtlar Yüksek Kurulu Başkanı PROF. Feridun Akozan tarafından tebrik edilmek, Arkeolog Ufuk Baş’ın Araştırmacı Arkeolog olarak çalışmalarına devam etme kararında çok önemli bir etken olmuştur.
1981 yılında Görev aldığı Bölüm tarafından başlatılan ASSOS ANTİK ŞEHRİ KAZILARINDA, kazı Teknikleri Hocası olarak görev alarak, öğrencileri ile birlikte NEKROPOL ve ATHENA MABEDİ Kazılarını sürdürmüştür.
Assos Kentinin bulunduğu Behramköy’de özel çalışmalar yaparak , BEHRAMKALE MURATHÜDAVENDİGAR CAMİİ ve BEHRAMKÖY konularında bilimsel çalışmalar yaparak yayınlamıştır.
Üniversitedeki Görevi dışında kalan tüm zamanını, İZMİR ve ÇEVRESİNİN , ÇEŞME BÖLGESİNİN , SEÇUK ŞİRİNCE’nin TARİHSEL DOKULARININ araştırılmasına ayırmış ve her biri ilk olan araştırma konuları İZMİR BİLİM- BİRLİK – BAŞARI DERGİSİ devamlı olarak yayınlamıştır.
İzmir Evi, İzmir Evinde Çıkma, İzmir’de Eski Türk Konakları, İzmir Evinde Kapı , Eski İzmir Mezarlıkları, İzmir Dönertaş sebili, ÇEŞME EVLERİ, Çeşme’de Osmanlı Konakları, Çeşme Kervansarayı, Çeşme Kalesi, Çeşme’nin Çeşme Yapıları, Çeşme Aziz Yahya Kilisesi’nin keşfedilmesi ( Aya Haralambos),
Alaçatı Evleri, Bornova ve Bayraklı Evleri,, Karşıyaka Evleri, Şirince’de yaptığı Bilimsel ,Tarihsel Doku ve Fotoğraf Çalışmalarına devam etmiştir.
1990 yılına kadar faal üyesi olduğu Tarhi Evleri Koruma Derneği’nin İstanbul’da düzenlediği Bilimsel Sempozyumlara Dokuz Eylül Üniversitesi adına beş defa katılmıştır.
SEÇUK ŞİRİNCE’de gerçekleştirdiği çalışma bir İLK’tir. Kapsamlı fotoğraf çalışması ve ayrıntılı araştırma, ŞEHİR DERGİSİ tarafından yayınlanmıştır ancak YILDIZ SARAYI’nda düzenlenen bir sempozyumda ‘’ ŞİRİNCE ve TARİHSEL DOKUSU ‘’’ konulu Konferans ve DİA GÖSTERİSİ çok ilgi görmüştür.
1986 yılında İZMİR DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ Güzel Sanatlar Fakültesi Resim- Tiyatro- Müzik- Fotoğraf- Sinema- Tekstil Tasarım Bölümlerine Bizans Sanatı ve Doğu Sanatı Dersleri verdi.
Arkeolog Ufuk Baş, kısa bir müddet Mimar Sinan Üniversitesi Konservatuar Bölümü’ne Genel Sanat Tarihi ve Arkeoloji konularında dersler verdikten sonra, TRAKYA BÖLGESİ ISTRANCALAR ARAŞTIRMALARINA Yöneldi.
Arkeoloji Öğrenciliği yıllarında, yapacağı tüm çalışmalarda gerekli olan FOTOĞRAF ÇEKİMLERİNİ bizzat yapmağa karar verdi ve Fotoğraf Sanatcısı SAMİ GÜNER’den aldığı derslerden sonra tüm araştırma ve kazı fotoğraflarını kendisi çekti.
1996 yılında Kadıköy Belediyesi Caddebostan Kültür ve Sanat Merkezi Etkinliklerine’’’ Zaman İçinde Çeçme’den Mimari Görüntüler’’ konulu bir konferans ve Dia Gösterisi ile katıldı.
Aynı yıl Kadıköy Belediyesi Merkez Sanat Galerisinde ‘’ BOĞAZİÇİ ANILARDA KANDİLLİ ‘’ adını verdiği ve tüm ailesinin ve kendisinin yaşadığı KANDİLLİYİ yansıtan İLK KİŞİSEL FOTOĞRAF SERGİSİNİ açtı.
1994 yılında TRAKYA BÖLGESİ’nde ISTRANCA DAĞLIK ve ORMANLIK Alanlarında, Yüksek Kültürlerin, Traklar’ın izlerini araştırmaya başlayarak, fotoğraf ve Dia Çekimleri ile MEGALİTİK KÜLTÜR Çalışmalarına başladı.
Bölgede VİZE ve çevresi dışında Kıyıköy, Demirköy, Dupnisa Mağarası ve çevresi ,Sarpdere Sınır Köyü, Kırklareli Üsküp, Kayalı Bölgesi, Soğucak Bölgesi MEGALİTİK KÜLTÜR ANITLARINI, Dağ yollarını, Dönemin mimarisini yansıtan İĞMELİ YAPILARI, Köyleri, Yaşamlarını, Yapı ustalarını, Düğünleri, Bölgedeki tüm yaşamı araştırarak Dia ve Fotoğraf çalışmalarıyla çok zengin bir arşive sahib oldu.. Istrancalar’ın muhteşem Doğası ile 8 yıldan beri DOĞA FOTOĞRAFÇISI olarak da çalışmalarını sürdürmektedir...
2005 yılında ‘’’ ISTRANCALARDA YAŞAMAK’’ adını verdiğim ikinci Kişisel Fotoğraf Sergisini açtı...
Beş yıl süreyle Kadıköy Nazım Hikmet Kültür Merkezi, ‘’ ARKEOLOJİ ATÖLYESİ’’ bünyesinde her meslekten öğrencilerine Türkiyede ilk defa MEGALİTİK KÜLTÜRLERİ, TÜM DÜNYA COĞRAFYASINDA DOĞUMDAN ÖLÜME TÜM YAŞAMLARI ile aktardı. Megalitik—Kültistik—Sembolik Arkeoloji, Tüm Destanlar, Tüm Savaşlar ve Arkeoastronomi....
2011 yılında hazırladığı ‘’’’ISTRANCALAR BÖLGESİ VİZE OPPİDUM ( KUTSAL KALE ) VE MEGALİTİK KUTSAL ALANLAR ARKEOPARK ‘’’ PROJESİ, Trakya Kalkınma Kuruluşu Tarafından BİRİNCİ SEÇİLDİ ve 2012 Yilında Projenin Birinci Maddesi olan ‘’’TRAK KÖY’’’, ün Mimari Projesi çizdirilerek , 2013 Yılında Köy’ün inşasına Başlamaya Karar verildi…. Proje Kırklareli Vize Belediye Başkanlığı tarafından Desteklenmekte ve Yürütülmektedir…
ROMANYA CLUJ ÜNİVERSİTESİ AKADEMİSYEN ARKEOLOLARI ve SANATÇILAR tarafından kurulan ve TRAKO- DACİAN Kültürün hakiki temsilcileri olan,
‘’’’TERRA DACİCA AETERNA ‘’ Canlandırma Grubu , 2012 yılı VİZE 7. TARİH VE KÜLTÜR FESTİVALİ’nde canlandırmalar yapmak üzere Vize’ye geldi… Akademisyen Arkeologlar ve Sanatçılar ile 2010 yılından beri devam eden dostluk ve arkadaşlıkları sonucunda , ORTAK KÜLTÜRLERİMİZ VE ARKEOLOJİ ADINA Birlikte Arkeolojik Çalışmalar geliştirmeye karar verdiler ve çalışmalara başladılar... .
‘’VİZE OPPİDUM VE OPPİDUMLAR ‘’
‘’ISTRANCALAR BÖLGESİ İĞMELİ EVLERİ - İSKİT – TRAK –KELT KÜLTÜRLERİNDE İĞMELİ EVLER’’
‘’ ISTRANCALAR BÖLGESİ MEGALİTİK KUTSAL ALANLARI VE ANITLAR ‘’
Konulu Kitap çalışmaları… KONULARINDA YAPILMIŞ İLK BİLİMSEL ÇALIŞMALAR ÖZELLİĞİNİ TAŞIMAKTADIR…
Kitap yazım çalışmalarına başka konularda devam etmektedir....
2013 / Mayıs ayında ‘’’ THYNİ TRAKLAR KHALKEDON’A GERİ DÖNÜYORLAR ‘’’ Adını verdiği CANLANDIRMA PROJESİ , KADIKÖY BELEDİYESİ TARAFINDAN KABUL EDİLMİŞTİR... ANCAK GENİŞ KAPSAMLI PROJENİN GERÇEKLEŞTİRİLMESİ İÇİN GEREKLİ MEKANLAR VE TEKNİK KONULAR SEBEBİYLE PROJE BEKLEME AŞAMASINDADIR....
BULGARİSTAN-TÜRKİYE ARASINDA SINIR ÖTESİ İŞ BİRLİĞİ PROGRAMI—HASKOVO PROJESİ
‘’ Sınır Ötesi Uyum ve Refah İçin Kültürel Miras Varlığı ‘’PROJESİ Kapsamında Türkiye’de Kırklareli-Vize ve Bulgaristan’da Haskovo merkezleri hedef alınarak Gerçekleştirildi . 15.Eylül –15. Ekim Tarihleri Arasında Belgesel Çekimleri yapıldı ve bu çalışmalarda , VİZE OPPİDUM ve KUTSAL ALANLAR’ın , Görevli Arkeolog olarak tanıtımını yaptı...
2013 Yaz aylarında, VİZE BÖLGESİ KUTSAL ALANLAR ARKEOPARK ÇALIŞMALARI İÇİN BİR SANATÇI EKİBİ İLE ÖN ÇALIŞMALARA BAŞLAYACAKLARDIR.....
UFUK BAŞ
www.arkeolojimerkezi.com
Sayfa 2 / 2